Bugün iznimin son günüydü maalesef ve evde temizlik için yardımcı bayan vardı. Her ne kadar ben bişey yapmıycam desem de yapmadan olmuyor malum. En azından düzenleme işi var. Ama ben yine de bir saat Muhasebe çalışarak vicdanımı rahatlatmadım değil.
Ders çalışırken yine 15 dakikadan fazla dikkatimi toplayamadığım için birden gözüm bu renk uyumuna takıldı. Allahım dedim ne kadar renkli bir dünyam var, hemen fotoğrafını çekmeliyim.
Bir saat kadar ders çalıştıktan sonra süpürge sesinden rahatsız olup bıraktım ders çalışmayı ve geçen gün aldığım iki kitaptan biri olan Ayşe Kulin- Köprü'yü okumaya devam ettim. Geceleri yatmadan okumaya başladım ama herzaman olduğu gibi Ayşe Kulin kitaplarını insan elinden bırakamıyor. Ben daha hiç keşke almasaydım dediğim bir kitabını okumadım.
Kitabın dizisi bile çevrildi, ben bu anlamda geriden geliyorum ama diziyi izlemediğim için bu durumu umursamıyorum. Ben açıkçası konunun Vali Recep Yazıcıoğlu ve meşhur köprünün hikayesinden ibaret olucağını düşünmüştüm. Ancak çok yanılmışım. Türk- Kürt Sorunu, Şeyh Sait İsyanı, Alevi - Sunni çatışması hakkında kronolojik bilgiler verilmiş ve bu olayların insanların hayatlarına nasıl dokunduğunu bütün acımasızlığıyla yüzümüze vurmuş. Ben kitabı yine çok beğendim ve dış güçlerin sürekli körüklediği ve boşuboşuna yaşanan üzücü olayları okudukça gözlerim doldu. Tavsiyemdir.
Köprüyü yıllar önce okumuştum ama ben de etkisindeyim hala
YanıtlaSil